NCMEC ve Hatalı Müstehcenlik Suçu Uygulaması
NCMEC (National Center for Missing & Exploited Children), kayıp ve istismara uğramış çocuklarla ilgili vakalara odaklanan, ABD merkezli bir kuruluştur. Ulusal Kayıp ve İstismara Uğramış Çocuklar Merkezi (National Center for Missing and Exploited Children – NCMEC), 1984 yılında ABD Kongresi tarafından kurulmuş, kâr amacı gütmeyen özel bir kuruluştur.
- NCMEC’ in faaliyetleri ve yöntemleri, özellikle bilişim hukuku ve ceza hukuku açısından incelendiğinde, bazı kritik detaylar ve uygulamaya yönelik önemli noktalar ortaya çıkmaktadır.
1. NCMEC’in Hukuki Statüsü ve Yetkileri
- NCMEC, bir STK (sivil toplum kuruluşu) olarak kurulmuştur, ancak ABD federal yasaları tarafından tanınan özel bir statüye sahiptir. Özellikle 18 U.S.C. § 2258A gibi yasal düzenlemelerle, elektronik iletişim sağlayıcılarının (ISP’ler, sosyal medya platformları vb.) çocuk istismarı içeriklerini (CSAM – Child Sexual Abuse Material) tespit etmeleri ve bu içerikleri NCMEC’e bildirmeleri zorunlu kılınmıştır.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Bu bildirimler, NCMEC’in CyberTipline adı verilen bir sistem üzerinden toplanır. Bu sistem, hem hukuki hem de teknik açıdan son derece kritiktir çünkü burada toplanan veriler, doğrudan cezai soruşturmalara yol açabilir. Ancak, bu süreçte veri toplama ve paylaşımının hukuka uygunluğu, özellikle kişisel verilerin korunması açısından sık sık sorgulanmaktadır.
2. NCMEC’de Veri Toplama ve Mahremiyet Sorunları
- NCMEC, özellikle çocuk istismarı materyallerinin tespiti için otomatik tarama sistemleri kullanır. Bu sistemler, genellikle hash değerleri (dosyaların dijital parmak izleri) üzerinden çalışır. Ancak, yanlış pozitifler (false positives) veya hatalı bildirimler, masum kişilerin hedef alınmasına neden olabilir.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Özellikle şifrelenmiş iletişim platformlarında (WhatsApp, Signal gibi) bu tür taramaların nasıl yapıldığı ve mahremiyet haklarının nasıl korunduğu, bilişim hukuku açısından büyük bir tartışma konusudur. Avrupa Birliği’nin GDPR gibi düzenlemeleri, bu tür veri toplama faaliyetlerini sınırlandırmaktadır. Ancak ABD’de bu konuda daha esnek bir yaklaşım söz konusudur.
3. Uluslararası İş Birliği ve Veri Paylaşımı
- NCMEC, sadece ABD içinde değil, uluslararası düzeyde de faaliyet gösterir. Özellikle INTERPOL ve diğer ülkelerin kolluk kuvvetleriyle iş birliği yapar. Bu iş birliği, çocuk istismarı vakalarının küresel ölçekte takibini kolaylaştırır, ancak veri paylaşımının hukuki dayanakları ve sınırları belirsizdir.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Örneğin, bir ABD şirketi tarafından NCMEC’e bildirilen bir veri, Türkiye’deki bir kişi hakkında soruşturma başlatılmasına neden olabilir. Bu durumda, verinin toplanma şekli, aktarılma süreci ve delil olarak kullanılabilirliği, hem ulusal hem de uluslararası hukuk açısından incelenmelidir. Özellikle karşılıklı adli yardım anlaşmaları (MLAT) kapsamında yapılmayan veri paylaşımları, hukuka aykırı sayılabilir.
4. NCMEC İhbarının Delil Olarak Kullanım ve İspat Sorunu
- NCMEC tarafından toplanan veriler, ceza davalarında delil olarak kullanılabilir. Ancak, bu verilerin ispat gücü ve hukuka uygunluğu sık sık tartışma konusu olmaktadır. Özellikle, verilerin nasıl toplandığı, saklandığı ve aktarıldığı, delil zincirinin (chain of custody) bütünlüğü açısından kritik öneme sahiptir.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Örneğin, bir sosyal medya platformu tarafından NCMEC’e bildirilen bir içeriğin, orijinal halinin korunup korunmadığı, verinin manipüle edilip edilmediği gibi teknik detaylar, savunma avukatları tarafından sık sık sorgulanır. Ayrıca, bu tür delillerin özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü gibi temel hakları ihlal edip etmediği de incelenmelidir.
5. NCMEC İhbarında Yapay Zeka ve Otomatik Tarama Sistemlerinin Riskleri
- NCMEC, yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojilerini kullanarak çocuk istismarı materyallerini tespit etmeye çalışır. Ancak, bu sistemlerin hatalı sonuçlar üretme riski vardır. Özellikle, yanlış pozitifler, masum kişilerin suçlanmasına neden olabilir.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Örneğin, bir kullanıcının cihazında bulunan ve çocuk istismarı materyali olmayan bir dosya, yanlışlıkla NCMEC’e bildirilebilir. Bu durumda, kullanıcının hukuki haklarının korunması ve yanlış bildirimin düzeltilmesi için etkili bir başvuru mekanizmasının olup olmadığı, bilişim hukuku açısından önemlidir.
6. Türkiye’deki Yansımaları: NCMEC’in Etkileri, Sorunlar ve Uygulamadaki Eksiklikler
NCMEC’in faaliyetleri, Türkiye’de de çeşitli şekillerde yansımaktadır. Özellikle çocuk istismarı materyallerinin (CSAM) tespiti ve bu materyallerin paylaşımına yönelik uluslararası iş birlikleri, Türkiye’deki hukuki süreçleri doğrudan etkilemektedir. Ancak, bu süreçlerde ortaya çıkan sorunlar, uygulamadaki eksiklikler ve NCMEC mağdurlarının durumu, dikkatle incelenmesi gereken konulardır. Bu başlık altında, Türkiye’deki yansımaları detaylı bir şekilde ele alacağız.
6.1. NCMEC Mağdurları: Yanlış Bildirimler ve Haksız Suçlamalar
- NCMEC’in otomatik tarama sistemleri, bazen yanlış pozitif sonuçlar üretebilmektedir. Bu durum, masum kişilerin çocuk istismarı gibi ağır suçlarla itham edilmesine neden olabilir. Özellikle, Türkiye’de bu tür vakalarla ilgili yeterli teknik ve hukuki bilgi birikimi olmadığı için, yanlış bildirimler ciddi sonuçlar doğurabilmektedir.
- Örnek Vaka: Bir kullanıcının cihazında bulunan ve çocuk istismarı materyali olmayan bir dosya, yanlışlıkla NCMEC’e bildirilmiş ve bu bildirim, Türkiye’deki kolluk kuvvetlerine ulaşmıştır. Kullanıcı, hakkında hiçbir bilgisi olmadığı bir suçlamayla karşı karşıya kalmıştır. Bu tür durumlarda, savunma avukatlarının teknik detayları anlaması ve delil zincirini sorgulaması hayati öneme sahiptir.
6.2. Uluslararası Veri Paylaşımı ve Hukuki Sorunlar
- NCMEC, ABD merkezli bir kuruluş olmasına rağmen, uluslararası düzeyde veri paylaşımı yapmaktadır. Türkiye’deki kolluk kuvvetleri, NCMEC’ten gelen bildirimleri dikkate alarak soruşturma başlatabilmektedir. Ancak, bu veri paylaşımının hukuki dayanağı ve sınırları net değildir.
- Hukuki Sorunlar:
- Karşılıklı Adli Yardım Anlaşmaları (MLAT): NCMEC’ten gelen veriler, genellikle MLAT kapsamında değildir. Bu nedenle, bu verilerin Türkiye’de delil olarak kullanılabilirliği tartışmalıdır.
- Kişisel Verilerin Korunması: Türkiye’deki Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK), uluslararası veri transferlerini sıkı bir şekilde düzenlemektedir. NCMEC’ten gelen verilerin KVKK’ya uygun olup olmadığı, sık sık sorgulanmaktadır.
6.3. Uygulamadaki Eksiklikler: Bilgi ve Deneyim Yetersizliği
- Türkiye’de, NCMEC kaynaklı vakalarla ilgili yeterli bilgi birikimi ve deneyim bulunmamaktadır. Özellikle, bu tür davaları takip eden avukat, hakim ve savcı sayısı oldukça sınırlıdır. Bu durum, adil yargılama süreçlerinin önünde ciddi bir engel oluşturmaktadır.
- Avukatların Rolü: NCMEC kaynaklı vakalarda, savunma avukatlarının teknik detayları anlaması ve delil zincirini sorgulaması büyük önem taşır. Ancak, bu alanda uzmanlaşmış avukat sayısı oldukça azdır.
- Hakim ve Savcıların Rolü: Hakim ve savcılar, NCMEC’ten gelen verilerin hukuka uygunluğunu ve delil değerini değerlendirebilecek teknik bilgiye sahip olmayabilir. Bu durum, yanlış kararların alınmasına neden olabilir.
6.4. Delil Zinciri ve İspat Sorunları
- NCMEC’ten gelen verilerin delil olarak kullanılabilmesi için, delil zincirinin (chain of custody) bütünlüğünün korunması gerekmektedir. Ancak, bu verilerin nasıl toplandığı, saklandığı ve aktarıldığı, sık sık sorgulanmaktadır.
- Örnek Sorun: Bir sosyal medya platformu tarafından NCMEC’e bildirilen bir içeriğin, orijinal halinin korunup korunmadığı, verinin manipüle edilip edilmediği gibi teknik detaylar, savunma avukatları tarafından sık sık sorgulanır. Ancak, bu tür teknik detayları anlayabilecek uzmanların eksikliği, adil yargılama süreçlerini zorlaştırmaktadır.
6.5. Temel Hak ve Özgürlüklerin İhlali Riski
- NCMEC kaynaklı vakalarda, özellikle özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü gibi temel hakların ihlal edilme riski bulunmaktadır. Özellikle, otomatik tarama sistemlerinin kullanılması, masum kişilerin özel hayatlarının ihlal edilmesine neden olabilir.
- Örnek Vaka: Bir kullanıcının özel mesajlaşmaları, yanlışlıkla çocuk istismarı materyali olarak algılanmış ve bu mesajlar NCMEC’e bildirilmiştir. Bu durum, kullanıcının özel hayatının ciddi şekilde ihlal edilmesine neden olmuştur.
6.6. NCMEC Rapor İhbarlarında Türkiye’deki Yasal Düzenlemeler ve Uyum Sorunları
- Türkiye’de, çocuk istismarı vakalarına yönelik yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak, bu düzenlemelerin NCMEC’in faaliyetleriyle uyumlu olup olmadığı, sık sık sorgulanmaktadır.
- 5651 Sayılı Kanun: İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesine yönelik bu kanun, çocuk istismarı materyallerinin engellenmesi ve kaldırılması için çeşitli düzenlemeler içermektedir. Ancak, bu kanunun NCMEC ile nasıl uyumlu hale getirileceği, net değildir.
- KVKK: Kişisel verilerin korunmasına yönelik bu kanun, uluslararası veri transferlerini sıkı bir şekilde düzenlemektedir. NCMEC’ten gelen verilerin KVKK’ya uygun olup olmadığı, sık sık sorgulanmaktadır.
- Türkiye’de de çocuk istismarı vakalarına yönelik benzer bir sistem (BTİM – Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bünyesinde) bulunmaktadır. Ancak, NCMEC ile doğrudan bir iş birliği söz konusu olduğunda, bu iş birliğinin hukuki dayanakları ve veri paylaşımının sınırları net olarak belirlenmelidir.
- Uygulamaya Yönelik Detay: Özellikle, Türkiye’deki Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanun gibi düzenlemeler, bu tür uluslararası veri paylaşımlarını sınırlandırabilir. Bu nedenle, NCMEC ile yapılacak iş birliklerinde, bu yasalara uygunluk sağlanması kritik öneme sahiptir.
7. NCMEC İhbar Raporuna Dayalı Yargılamalara Öneriler
NCMEC, çocuk istismarı gibi ciddi bir sorunla mücadelede önemli bir rol oynamaktadır. Bu kuruluşun veri toplama, delil kullanımı ve uluslararası iş birliği gibi konularda, temel hak ve özgürlüklerin korunmasına yönelik etkili mekanizmaların geliştirilmesi gerekmektedir. Bu süreçte, hem savcılar hem de savunma avukatları, NCMEC’in faaliyetlerini yakından takip etmeli ve hukuka uygunluğunu sorgulamalıdır.
Bu tür vakalarda, bilişim hukuku ve ceza hukuku alanında uzmanlaşmış avukatların, hem teknik hem de hukuki süreçleri derinlemesine anlaması ve müvekkillerini bu doğrultuda savunması büyük önem taşımaktadır.
8. NCMEC ve Müstehcenlik Suçlarına Dair Yazılarımızın Bir Kısmı;
- Diğer benzer mahiyette ya da farklı mahiyette yazılarımız için ise lütfen yazılar bölümüne bakınız.
17-Uluslararası Hukukta Müstehcenlik Suçu Davası & Zamanaşımı
18-NCMEC ve Müstehcenlik Suçu Davalarında Savunma • Avukat
19- NCMEC Davaları ve Müstehcenlik Suçu İlintisi • İzmir Avukat
20- Müstehcenlik Suçu Şartları ve NCMEC Rapor İhbarı
21- NCMEC Raporu ve NCMEC Mağduriyeti Nedir? • Avukat Görüşü
AVUKAT DESTEĞİ
Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir, whatsapp hattına yazabilir (tıkla) veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.
Hafta içi: 09:00 – 19:00Cumartesi: 10:00 – 18:00Telefon: +90 532 282 25 23Gizlilik
Gizlilik, bir avukatın ve hukuk büromuzun en önemli etik ilkelerinden biridir; 1136 sayılı Kanunda tanımlanan gizlilik ve ifşa etmeme ilkesini çok dikkatli ve hassas bir şekilde uygular. Ancak büromuz, müvekkillerinin bilgi, belge ve bilgilerini gizlilik ve bilgi sorumluluğu sınırları içinde gizli tutar ve hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda üçüncü kişi ve kurumlarla paylaşmaz.
Leave A Comment