Terekenin Tespiti Davası Nedir?

Türk Medeni Kanunu 589. maddesi ve devam hükümleri ile terekenin tespiti davası (miras tespit davası) düzenlemesini yapar. Terekenin tespiti ile yasal mirasçılara kalan miras tespit edilir.  Murisin vefat ettiği gün itibari ile geriye bıraktığı pasif ve aktif mamelek hülasa terekenin tümünün her yönüyle tespiti gayesidir. Ancak bu tip davalarda sanılanın aksine avukatın görevi çok fazla ve mühimdir. Bu hususa dair aşağıda kısaca değindik.

Özetle Tereke Tespiti Davası (İzmir)

Terekenin tespiti davası, bir miras bırakanın vefatından sonra mirasçılar arasında miras paylaşımının yapılabilmesi için terekenin (miras bırakanın malvarlığının) tespit edilmesi amacıyla açılan bir davadır. Tereke, ölen kişinin malvarlığı ve borçları dahil tüm ekonomik değerleri kapsar. Bu dava, mirasçılar arasında ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkların çözümüne ve terekenin doğru bir şekilde belirlenmesine yardımcı olur.

Terekenin Tespiti Davasının Amacı:

1. Terekenin Bütünlüğünü Belirlemek: Miras bırakanın sahip olduğu taşınır ve taşınmaz mallar, alacaklar, borçlar ve diğer tüm haklar tespit edilir.
2. Mirasçıların Haklarını Koruma: Terekenin tam ve doğru olarak belirlenmesi, mirasçıların haklarının korunması açısından önemlidir. Mirasçılar arasında paylaşım yapılmadan önce terekenin net bir şekilde belirlenmesi gerekir.
3. Miras Paylaşımının Kolaylaştırılması: Terekenin tam olarak tespit edilmesi, mirasçıların bu malların paylaşımını doğru bir şekilde yapmasını sağlar.

Terekenin Tespiti Davasında Süreç:

1. Davanın Açılması: Mirasçılardan biri, diğer mirasçıların talebiyle ya da vasi ya da yasal temsilcilerin başvurusu ile terekenin tespiti için dava açabilir. Bu davanın genellikle sulh hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir.
2. Mahkemenin Terekeyi İncelemesi: Mahkeme, terekeyi oluşturan unsurları belirlemek için gerekli araştırmaları yapar. Bu, taşınmaz kayıtlarının incelenmesi, banka hesap dökümleri, borçların tespiti gibi işlemleri içerir. Gerekirse bilirkişi atanabilir.
3. Terekenin Tespit Edilmesi: Mahkeme, miras bırakanın ölümünden sonra mevcut olan tüm malvarlığını ve borçları tespit eder. Bu, mirasın doğru bir şekilde paylaştırılmasını sağlamak için yapılır.
4. Raporlama ve Karar: Mahkeme tereke hakkında bir rapor hazırlar ve bunu mirasçılara sunar. Ardından terekenin paylaşımına geçilebilir.

Terekenin Tespiti Davasında Karşılaşılan Durumlar:

• Mirasçılar Arası Anlaşmazlıklar: Mirasçılar arasında, terekeye dahil edilmesi gereken mallar konusunda anlaşmazlık çıkabilir. Bu durumda, mahkeme terekeyi tespit ederken tüm delilleri inceleyerek karar verir.
• Gizlenen Malvarlığı: Bazı mirasçılar, terekeye dahil edilmesi gereken malları gizlemeye çalışabilir. Bu durumda dava süreci bu tür usulsüzlükleri ortaya çıkarmaya yönelik olabilir.
• Terekeye Dahil Edilmesi Gereken Borçlar: Miras bırakanın borçları da tespit edilerek terekeye dahil edilir. Bu, mirasın net paylaşımı için gereklidir.
• Tasfiye sürecine dair yaşanan tartışmalar ve dahası diğer miras hukuku davalarını öncül davası olması: İşte bu sebeple de mutlaka tecrübeli ve bu hususta dava çalışmayı seven avukatınızla yol almanız şiddetle önerilir.

Terekenin Tespiti Davasının Sonuçları:

• Terekenin Kapsamı Belirlenir: Miras bırakanın bıraktığı tüm malvarlığı ve borçlar net şekilde ortaya konulur.
• Miras Paylaşımı: Terekenin tespiti davasının ardından mirasçıların, tereke üzerinde hak sahibi oldukları kısımlar belirlenir ve paylaşım aşamasına geçilir.
• Mirasçılar Arasında Anlaşma: Terekenin tam olarak tespit edilmesi, mirasçılar arasındaki anlaşmazlıkların çözümünü kolaylaştırır.

Kimler Terekenin Tespiti Davası Açabilir?

Terekenin tespiti davasını, mirasçılardan biri ya da birkaçı açabilir. Ayrıca mirasçılar arasında bir vasi atanmışsa ya da yasal temsilciler varsa, onlar da dava açabilir.

Bu dava, miras paylaşımı öncesinde, terekeye ait tüm unsurların eksiksiz olarak ortaya çıkması açısından büyük önem taşır. Mirasçılar arasında anlaşmazlık çıkmasını önlemek ve adil bir paylaşım sağlamak için uzman bir miras hukuku avukatından destek almak sürecin sağlıklı ilerlemesine yardımcı olur. İzmir miras hukuku davalarına hukuk bürosu olarak özen göstermekteyiz.

Terekenin Tespiti Avukatla Takip Edilmeli mi?

Bu hususta şiddetle tavsiyemiz özellikle muristen sizlere kalan gayrimenkul, banka hesabı vb. kalması durumunda hukuki danışman, avukat ile hareket etmenizdir. Hukuk sistemimizde belli dava tipleri dışında *avukat ile takip* zorunluluğu yoktur. Ancak bu olası hak kayıplarının artmasına sebep olan bir uygulamadır. Kaldı ki terekeden azami hakkınızı almak ve olası edinilmiş malların kayba uğramaması, olası açılacak gelecek adım miras davalarının yönlendirilmesi için hukukçu bilirkişi olan avukatın yanınızda olması bizce elzemdir.

Aynı şekilde tam tersi düşüncesi ile de olası diğer yasal veya atanmış mirasçıların sizlerden bir edinim kaçırdığını, yasal edinimlerinizi mahfuz tutamadığını düşündüğünüzde de işbu terekenin tespiti davası yine avukatınızla açacağınız öncül mahiyette zorunlu bir ilk adım olacaktır.

Tereke Tespiti Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Görevli Mahkeme:

Terekenin tespiti davasında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. Türk Medeni Kanunu’na göre, terekenin tespiti ve mirasla ilgili diğer işlemler, sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girer. Sulh hukuk mahkemeleri, terekenin tespiti, miras paylaşımı, mirasın reddi ve benzeri miras hukukuna ilişkin davaları karara bağlar.

Yetkili Mahkeme:

Yetkili mahkeme, dava konusu olayın yerel bağlamı açısından belirlenir. Terekenin tespiti davasında yetkili mahkeme, miras bırakanın son yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesidir. Türk Medeni Kanunu’nun 576. maddesine göre, miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesi, terekeye ilişkin davalarda yetkilidir. Bu, miras bırakanın öldüğü tarihteki ikametgahının bulunduğu yerdir.

Özetle:

• Görevli mahkeme: Sulh hukuk mahkemesi.
• Yetkili mahkeme: Miras bırakanın son yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesi.

Bu kurallar, mirasla ilgili davalarda yargılamanın doğru bir şekilde yapılmasını ve terekenin tespiti sürecinin adil ve hızlı bir biçimde tamamlanmasını sağlar.

Diğer miras ve tereke hukukuna dair kapsamlı veya özet yazılarımız için, yazılar bölümünden veya direkt buradan tıklayarak ulaşabilirsiniz.  Ayrıca diğer düz yazılarımız ve anlatılarımız için ise hukukplatform sitesinden araştırma yapabilirsiniz.

AVUKAT DESTEĞİ

Gizlilik

Gizlilik, bir avukatın ve hukuk büromuzun en önemli etik ilkelerinden biridir; 1136 sayılı Kanunda tanımlanan gizlilik ve ifşa etmeme ilkesini çok dikkatli ve hassas bir şekilde uygular. Ancak büromuz, müvekkillerinin bilgi, belge ve bilgilerini gizlilik ve bilgi sorumluluğu sınırları içinde gizli tutar ve hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda üçüncü kişi ve kurumlarla paylaşmaz