Awesome Image
26Eki

Cinsel Taciz Suçunun Detayları ve Cinsel Saldırıdan Farkı

Türk Ceza Kanunu’na (TCK) göre “cinsel taciz suçu” TCK’nın 105. maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde kapsamında cinsel taciz suçu, bir kişiyi istenmeyen ve rızası dışında cinsel olarak rahatsız eden, onu zor durumda bırakan fiiller olarak tanımlanır. İzmir Cinsel Taciz Suçu ve Avukatlık hususunda detaylı yazılar için yazılar kısmına bakınız.

Cinsel taciz suçu, fiziksel temas içermeyen ancak mağdurun kişilik haklarını ihlal eden, onu ruhsal ya da psikolojik olarak etkileyen cinsel nitelikteki söz, davranış veya hareketlerdir. Ancak eylem nitelendirmesine göre fiziksel temasın olup olmadığı tartışmalarda ise TCK 102 cinsel saldırı veya teşebbüs evresi değerlendirilecektir.

TCK 105. Madde’ye Göre Cinsel Taciz Suçunun Unsurları ve Türleri

  • Temel Unsur: Fail, mağdura yönelik cinsel bir davranışta bulunur. Bu davranış cinsel içerikli laf atma, mesaj gönderme, sosyal medya üzerinden rahatsız edici iletiler yollama gibi fiziki temas içermeyen eylemleri kapsar.
  • Temas Olmaksızın İşlenen Suç: Cinsel taciz suçu, fiziksel temas içermediği durumlarda meydana gelir. Fiziksel temasın olduğu durumlarda bu suç, cinsel saldırı veya cinsel istismar gibi başka suçlara dönüşür.

Cinsel Taciz Suçunun Nitelikli Halleri

TCK 105/2’ye göre bazı durumlar cezanın artırılmasını gerektirir:

  • Amir ya da Üst Konumda Olan Kişiler Tarafından İşlenmesi: İş yerinde amir, işveren veya üst pozisyonda olan bir kişi tarafından yapılırsa, ceza artar.
  • Hizmet İlişkisine Dayalı Güveni Kötüye Kullanarak İşlenmesi: Öğretmen, doktor gibi hizmet sunan bir konumdaki kişi tarafından yapılması halinde ceza ağırlaşır.
  • Aynı Konutta Yaşayan Kişi Tarafından İşlenmesi: Aynı evde yaşayan bir kişi tarafından yapıldığında suçun cezası artırılır.
  • Çocuğa Yönelik Taciz: 18 yaşından küçük mağdurlara yönelik cinsel taciz daha ağır ceza gerektirir.

Cinsel Taciz Suçunun Cezalandırma

  • Basit hal: 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası.
  • Nitelikli hal: Cezanın yarı oranında artırılması öngörülür.

Cinsel taciz suçunda mağdurun açık rızasının olmaması önemlidir. Rızanın olduğu durumlarda suç oluşmaz, fakat çocuklara yönelik tacizde rıza geçerli kabul edilmez.

Bakınız;

1-Çocukların Cinsel İstismarı Suçu ve Cezası • İzmir Avukat

2-Çocuğun Cinsel İstismarı Suçunda Başlıca Sorular • İzmir

Cinsel Taciz Suçunda Yargıtay Kararları Ekseninde Değerlendirme

Yargıtay, cinsel taciz suçuna ilişkin kararlarında özellikle suçun unsurlarını ve suçun niteliklerini özenle inceler ve yorumlar. Cinsel taciz suçuna dair Yargıtay kararları, suçun oluşması için hangi unsurların gerektiği, hangi davranışların bu kapsamda değerlendirileceği gibi konularda yol gösterici niteliktedir.

Yargıtay Kararlarının Temel Yaklaşımları

  1. Fiziksel Temasın Olmaması:
    • Yargıtay, cinsel taciz suçunun oluşması için fiziksel temasın bulunmasının gerekmediğini vurgular. Cinsel taciz, mağdurun rızası dışında gerçekleştirilen sözlü veya yazılı ifadelerle ya da davranışlarla da işlenebilir. Örneğin, laf atma, cinsel içerikli mesajlar gönderme gibi davranışlar bu suçu oluşturabilir.
  2. Mağdurun Rızasının Olmaması:
    • Yargıtay, mağdurun rızasının bulunmadığı durumlarda suçun oluştuğunu kabul eder. Rıza, cinsel taciz suçunda temel bir unsurdur ve mağdurun rızası olmadan gerçekleştirilen her türlü cinsel içerikli davranış cinsel taciz olarak değerlendirilebilir. Ancak çocuk mağdurlarda rıza geçerli kabul edilmez, yani rıza gösterilmiş olsa bile suça etki etmez.
  3. İspat ve Deliller:
    • Yargıtay, cinsel taciz suçunda ispatın önemine vurgu yapar. Delillerin somut, net ve tutarlı olması gerektiği görüşündedir. Tanık beyanları, telefon kayıtları, sosyal medya yazışmaları gibi somut deliller, suçu ispatlamak için önem taşır.
  4. Cezanın Ağırlaştırılması Gereken Haller:
    • Yargıtay, cinsel taciz suçunun nitelikli hallerinde (örneğin, iş yerinde amir tarafından yapılması gibi) cezanın artırılması gerektiği görüşündedir. Bu tür durumlarda mağdurun korunmasının ve faillerin caydırıcı cezalarla karşılaşmasının toplum düzeni açısından önemli olduğuna dikkat çeker.
  5. Tacizin Süreklilik Arz Etmesi:
    • Yargıtay, tacizin süreklilik arz etmesi durumunda da suçu ağırlaştırıcı bir unsur olarak kabul edebilir. Sürekli tekrarlanan taciz davranışları, mağdurun psikolojik sağlığını etkileyebileceği ve mağdura daha fazla zarar verebileceği için cezanın artırılmasını gerektirebilir.
  6. Toplum İlişkileri ve İletişim Yoluyla Taciz:
    • Yargıtay, özellikle sosyal medya, telefon mesajları, e-posta gibi iletişim araçları üzerinden gerçekleşen cinsel taciz olaylarını, fiziki ortamda gerçekleşen cinsel taciz ile aynı düzeyde değerlendirir. Dijital iletişim araçlarıyla yapılan tacizlerin de cinsel taciz suçu oluşturacağına dair birçok karar mevcuttur.

Bu yaklaşımlarla Yargıtay, cinsel taciz suçuna ilişkin yasal çerçeveyi genişleterek mağdurların haklarını koruma amacını taşır ve suçun ciddiyetine uygun cezaların verilmesi yönünde içtihat oluşturmaya devam eder.

Cinsel Taciz Suçunda Disiplin Hukuku Açısından Sonuçlar

Cinsel taciz suçu, hem disiplin hukuku hem de toplumsal açıdan ciddi sonuçlar doğurur. Bu tür suçlar, failler için çeşitli hukuki ve sosyal yaptırımlar gerektirir ve toplumun güvenini etkileyerek sosyal ilişkileri sarsabilir.

1. Disiplin Hukuku Açısından Sonuçları

Cinsel taciz suçu, özellikle iş yerinde veya kamu kurumlarında işlendiğinde disiplin hukuku kapsamında ek yaptırımlar gerektirir. Bu kapsamda öne çıkan sonuçlar:

  • İdari Soruşturma ve Disiplin Cezaları: Taciz eylemi iş yerinde veya kamu kurumlarında gerçekleştiğinde, idari soruşturma başlatılabilir. Soruşturma sonucunda faile kınama, uyarı, maaş kesintisi, işten çıkarma gibi disiplin cezaları verilebilir.
  • Görevden Uzaklaştırma: Cinsel taciz suçuyla ilgili bir dava veya soruşturma sürecinde fail geçici olarak görevden uzaklaştırılabilir.
  • Kamu Görevinden Men: Eğer suç, kamu görevlisi tarafından işlenmişse ve mahkumiyet kararı alınmışsa, faile kamu görevinden men cezası uygulanabilir. Bu, failin belirli bir süre veya ömür boyu kamu sektöründe çalışmasının engellenmesi anlamına gelir.
  • Meslekten Men: Bazı mesleklerde (örneğin avukatlık, doktorluk, öğretmenlik gibi) cinsel taciz suçu işleyen kişiler meslekten men cezası alabilir. Bu durum, faillerin toplumun korunması amacıyla mesleklerini icra etmelerinin engellenmesini sağlar.

2. Toplumsal Açıdan Sonuçları

Cinsel taciz suçunun toplumsal sonuçları, toplumun genel ahlak, güven ve sosyal ilişkiler yapısını derinden etkileyebilir. Bu tür suçlar, mağdurun psikolojik sağlığından, toplumun güven düzeyine kadar çeşitli olumsuz etkilere neden olabilir:

  • Toplum Güveninin Zedelenmesi: Cinsel taciz vakalarının artması, toplumsal güveni zedeler. İnsanlar arasındaki güven bağları zayıflar ve özellikle kadınlar, çocuklar ve gençler kendilerini güvende hissetmez.
  • Mağdurun Psikolojik ve Sosyal Hayatının Olumsuz Etkilenmesi: Tacize uğrayan kişiler, suçun psikolojik travmasını uzun süre yaşayabilir. Mağdur, topluma adapte olmakta zorluk çekebilir, sosyal ilişkilerinde problemler yaşayabilir ve güven kaybı yaşayabilir.
  • Toplumsal Damgalama: Cinsel taciz vakaları toplumda bazen damgalanma sorununa neden olabilir. Fail, ailesi ve çevresi tarafından dışlanabilir. Ayrıca, mağdurlar da toplum tarafından suçlanabilmekte veya yanlış anlaşılabilmektedir.
  • Toplumun Cinsiyet Rolleri Konusundaki Tutumlarını Etkilemesi: Cinsel taciz suçlarının artışı ve bu suçlara karşı verilen tepkiler, toplumun cinsiyet rolleri ve kadın-erkek eşitliği gibi konular üzerindeki algısını da etkiler. Bu suçların ciddiye alınması, kadınların ve tüm bireylerin toplumsal statülerini güçlendirebilir.
  • Hukuki ve Toplumsal Farkındalık: Bu tür suçlar, kamuoyu oluşturmak ve toplumu bilinçlendirmek açısından bir fırsat da doğurabilir. Cinsel taciz suçları hakkında farkındalık kampanyaları, eğitim programları gibi önleyici çalışmalar yaygınlaşabilir.

Bu sonuçlar, cinsel tacizin yalnızca bir bireysel suç değil, aynı zamanda toplumu da ilgilendiren sosyal bir problem olduğunu gösterir.

Cinsel Taciz Suçunda (TCK 105) Görevli ve Yetkili Mahkemeler

  • Görevli Mahkeme: Cinsel taciz suçu nedeniyle açılan davalar, suçun niteliğine göre Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülür. Cinsel taciz suçunda Asliye Ceza Mahkemesi görevli mahkemedir, çünkü bu suçun cezası genel olarak 10 yıl veya altında hapis cezası öngörülen suçlar arasındadır.
  • Yetkili Mahkeme: Yetkili mahkeme ise suçun işlendiği yerin mahkemesidir. Yani, cinsel taciz eyleminin gerçekleştiği yer hangi il veya ilçe sınırları içindeyse, o yerin Asliye Ceza Mahkemesi yetkilidir. Örneğin, cinsel taciz suçu İzmir’de işlenmişse İzmir Asliye Ceza Mahkemesi yetkili olur. 

Eğer taciz dijital ortamda, yani internet veya telefon gibi araçlarla işlenmişse, suçun mağdur üzerinde etkili olduğu yer yetkili kabul edilir.

Cinsel Taciz Suçu İle (TCK 105) Cinsel Saldırı (TCK 102) Arasındaki Temel Farklar Nedir?

Cinsel taciz ve cinsel saldırı, Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanan ve cinsellikle ilgili suçlar arasında yer alan iki farklı suçtur. Her iki suç da cinsel içerikli davranışları kapsar, ancak önemli eylem farklılıkları vardır.

1. Tanım ve Kavramsal Farklar

  • Cinsel Taciz (TCK 105):
    • Cinsel taciz, bir kişinin rızası dışında, cinsel içerikli davranışlarda bulunulmasıdır. Bu davranışlar fiziksel temas gerektirmeyebilir ve genellikle sözlü, yazılı veya davranışsal olarak gerçekleşir. Örneğin, cinsel içerikli şakalar, mesajlar, laf atma gibi durumlar cinsel taciz kapsamında değerlendirilir.
  • Cinsel Saldırı (TCK 102):
    • Cinsel saldırı, bir kişinin rızası dışında cinsel eylemde bulunulmasıdır. Bu suç, fiziksel temas gerektirir ve cinsel eylemler (örneğin, cinsel ilişki veya cinsel eylemlerde bulunma) içerir. Cinsel saldırı, cinsel istismar ve cinsel saldırı gibi farklı niteliklere sahip durumları da kapsayabilir.

2. Fiziksel Temas

  • Cinsel Taciz: Genellikle fiziksel temas olmaksızın, sözlü veya yazılı ifadelerle gerçekleştirilen eylemleri içerir. Taciz, mağdurun rızası dışında cinsel içerikli rahatsız edici davranışlar olarak tanımlanır.
  • Cinsel Saldırı: Fiziksel temas ve cinsel eylemler içeren bir suçtur. Mağdurun rızası olmaksızın cinsel ilişki veya cinsel eylemlerde bulunulması durumunu ifade eder.

3. Cezalandırma

  • Cinsel Taciz: Cezası, TCK’nın 105. maddesi uyarınca, 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası şeklinde belirlenmiştir. Nitelikli halleri olduğunda (amir ya da üst konumda olan bir kişi tarafından işlenmesi gibi) ceza artırılabilir.
  • Cinsel Saldırı: Cezası, TCK’nın 102. maddesi uyarınca, 5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel saldırı suçunun nitelikli hallerinde (örneğin, tehdit veya zor kullanma gibi) ceza daha da ağırlaşabilir.

4. Mağdurun Durumu

  • Cinsel Taciz: Cinsel taciz mağduru, genellikle sadece psikolojik veya duygusal olarak etkilenir. Taciz, kişinin kendisini rahatsız hissetmesine ve psikolojik sorunlar yaşamasına yol açabilir.
  • Cinsel Saldırı: Cinsel saldırı, mağdur üzerinde fiziksel ve psikolojik travma yaratır. Bu suç, cinsel bütünlüğün ihlali anlamına gelir ve mağdurun bedensel ve ruhsal sağlığı üzerinde ciddi etkiler bırakabilir.

5. Suçun Olumsuz Etkileri

  • Cinsel Taciz: Mağdurun sosyal yaşamını ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir, ancak fiziksel bir travmaya yol açmaz.
  • Cinsel Saldırı: Mağdurda ciddi fiziksel ve psikolojik travmalar oluşturabilir. Bu tür suçlar, uzun süreli psikolojik sorunlara ve sosyal hayatta zorluklara yol açabilir.

Bu farklar, cinsel taciz ve cinsel saldırı suçlarının ayrı kavramlar olduğunu ve her birinin kendi içinde farklı hukuki, sosyal ve psikolojik sonuçları olduğunu gösterir.

Cinsel Taciz ve Saldırı Suçlarında Avukatın Görevleri ve Gerekleri

Cinsel taciz gibi ağır bir suçlamada avukatın rolü hem hukuki süreçte doğru savunmanın yapılması hem de sürecin adil bir şekilde yürütülmesi açısından kritik öneme sahiptir. Böyle bir suçlamada avukat tutmak zorunlu olmamakla birlikte şiddetle tavsiye edilir. Bu süreç, hem mağdur hem de şüpheli açısından karmaşık ve psikolojik açıdan zorlu olduğundan, profesyonel hukuki destek almak, tarafların haklarının korunmasını sağlar.

Cinsel Taciz Suçlamasında Avukatın Görevleri

  1. Hukuki Danışmanlık ve Yasal Hakların Bilgilendirilmesi:
    • Cinsel taciz suçlamasıyla karşılaşan kişiler, hakları ve sürecin işleyişi hakkında bilgi sahibi olmayabilir. Avukat, müvekkiline karşılaşacağı hukuki prosedürleri, haklarını, olası sonuçları açık bir şekilde anlatır.
  2. Savunma veya İddianın Hazırlanması:
    • Şüpheli açısından: Suçlanan kişinin savunma stratejisini oluşturur, delil toplar ve suçlamaya karşı müvekkilinin haklarını korur. Suçun unsurlarının oluşup oluşmadığını değerlendirir, hukuka uygun delillerin bulunup bulunmadığını inceler ve şüphelinin masumiyetini kanıtlayacak her türlü bilgi ve belgeyi sunar.
    • Mağdur açısından: Mağdurun haklarını koruma altına alır, mağdur adına iddianın hazırlanmasına katkı sunar ve faile karşı cezai yaptırımların uygulanması için çaba gösterir. Ayrıca mağdurun kendisini güvende hissetmesini sağlar ve adil yargılanma sürecine katkıda bulunur.
  3. Delil Toplama ve İnceleme:
    • Avukat, hem suçun işlendiğini kanıtlayan veya şüphe uyandıran delilleri toplar hem de karşı tarafın iddialarını çürütebilecek kanıtları bulmaya çalışır. Delillerin hukuka uygun olup olmadığını değerlendirir ve gerektiğinde bunların geçersiz sayılması için talepte bulunur.
  4. Savunma Hakkının Kullanılmasını Sağlama:
    • Cinsel taciz suçlaması, toplumda ağır bir suç olarak görüldüğü için yargılanan kişi toplum önünde mahkum edilme riski taşır. Avukat, savunma hakkının etkili bir şekilde kullanılmasını sağlar, yargılamanın adil bir ortamda yürütülmesi için gerekli hukuki girişimlerde bulunur ve yargılamanın usulüne uygun yapılması için çaba gösterir.
  5. Psikolojik Destek ve Güven Sağlama:
    • Cinsel taciz davası gibi hassas davalarda, avukat müvekkiline yalnızca hukuki destek değil, aynı zamanda psikolojik olarak güvence ve moral verir. Bu, mağdurun ya da şüphelinin zorlayıcı süreci daha sağlıklı bir şekilde atlatmasını sağlar.
  6. Alternatif Çözümler ve Müzakereler:
    • Bazı durumlarda taraflar arasında uzlaşma veya anlaşma sağlanabilir. Avukat, müvekkilinin menfaatleri doğrultusunda bu tür çözüm yollarını değerlendirir ve gerektiğinde taraflar arasında müzakereleri yürütür.

Cinsel Taciz Suçunda Avukatla Çalışmak Şiddetle Tavsiye Edilir

  • Profesyonel Yaklaşım: Cinsel taciz suçlaması karmaşık ve zor bir suçlama olduğundan, sürecin doğru yürütülmesi için profesyonel bir hukukçu desteği şarttır.
  • Hak Kaybını Önleme: Bir avukat, sürecin her aşamasında müvekkilinin haklarını koruyarak mağdur ya da şüphelinin hak kaybı yaşamasını önler.
  • Psikolojik Destek: Özellikle mağdurlar için zor bir süreç olan cinsel taciz davalarında, avukatın varlığı psikolojik olarak destekleyici bir unsurdur.

Sonuç olarak, İzmir cinsel taciz gibi ağır suçlamalarda avukat tutmak, sürecin her iki taraf açısından da adil ve hukuki çerçevede işlemesini  ve olası hak kayıplarını önler.

AVUKAT DESTEĞİ

Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.

Hafta içi: 09:00 – 19:00
Cumartesi: 10:00 – 18:00
Telefon: +90 532 282 25 23

Gizlilik

Gizlilik, bir avukatın ve hukuk büromuzun en önemli etik ilkelerinden biridir; 1136 sayılı Kanunda tanımlanan gizlilik ve ifşa etmeme ilkesini çok dikkatli ve hassas bir şekilde uygular. Ancak büromuz, müvekkillerinin bilgi, belge ve bilgilerini gizlilik ve bilgi sorumluluğu sınırları içinde gizli tutar ve hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda üçüncü kişi ve kurumlarla paylaşmaz. Bu bağlamda, ofisimiz vaka materyallerinin gizliliğini korumaya yönelik yazılı bir politika benimsemiştir.

Leave A Comment