Devlet Memuru Disiplin Soruşturmaları Nasıl İlerler?
Disiplin Cezası Nedir?
Kamu görevlilerine uygulanan disiplin cezaları genel anlamda; kamu hizmetlerinin görülmesi esnasında ortaya çıkan veya kamu görevlisinin görevini doğrudan etkileyecek tutum ve davranışları hakkında, kamu görevinin gereği gibi yerine getirilmesini güvenceye almak amacıyla durumun somut özelliklerine ve eylemin ağırlık derecesine göre tatbik edilen yaptırımları ifade eder.
Ancak kamu görevi ifa etmeyen diğer bir kısım meslek gruplarda da meslek içi disiplin cezaları gündeme gelebilmektedir. Yazılar başlıklı kısımdan benzer mahiyette yazılar bulabilirsiniz.
Disiplin Soruşturmasında Usul Nasıldır?
Disiplin soruşturmalarının yürütülmesi belli ve değişmez usullere bağlı olduğu gibi, tahkikat sonucunda ceza uygulanması için de idare kanuna ve usule uygun hareket etmelidir. Bu şekilde düşünüldüğünde, disiplin soruşturmasının başladığı ve bittiği an da önem kazanmaktadır. Teorik olarak, söz konusu kamu görevlisinin konu edilen fiili işlemesi ile idari tahkikatın başladığı var sayılır. Yine soruşturmanın “ceza verilmesine yer olmadığı” kararı veya “cezalandırma” kararı ile de tahkikat bitmiş sayılmaktadır. İşte soruşturma yetkilisi idare ve muhakkik (soruşturmacı) bu zaman dilimi içerisinde tam ve eksiksiz olarak 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu başta olmak üzere, 3935 Sayılı Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği ve ilgili tamimler ile bağlı kalacaktır.
Bu noktada unutulmamalıdır ki, soruşturmanın eylemden itibaren başlatıldığı varsayılmakla birlikte, eylemden belirli bir süre geçtikten sonra soruşturma başlatılmazsa, disiplin soruşturması ve o eyleme ilişkin yaptırım uygulanacaktır. sınırlama ile engellenmiştir. Yani; Tebligat, mahkûmiyet, aylıktan kesme ve terfi ettirmeyi gerektiren fiillerin işlenmesinden itibaren 1 ay içinde ve memuriyetten uzaklaştırma gerektiren fiillerin işlenmesinden itibaren 6 ay içinde soruşturma başlatılmazsa, bu fiilin soruşturulması ve cezalandırılması mümkün olmayacaktır.
Disiplin Soruşturması İşlemlerinde Dava Edilebilirlik Kriterleri
Disiplin soruşturması sırasında yapılan iş ve işlemler kural olarak yargı denetimine tabidir ancak bir işlemin idari davaya konu olması işlemin “kesin ve icra edilebilir” olmasına da bağlıdır. Öyleyse; Soruşturma görevlisine tanınan yetkilerin kullanımı ve soruşturma (soruşturma) raporunun düzenlenmesi sırasında ortaya çıkacak tutarsızlıklar doğrudan dava konusu edilemez. Ancak, belirli ve icrai fiiller dava konusu olurken, örneğin “savunma hakkının verilmesi ve usulüne uygun olarak savunmaya çağrı” gibi belirli ve icrai işlemlerde meydana gelen ihlaller, yetkinin kullanılması ve tutanak düzenlenmesi gibi kovuşturulamayanlar dava konusu olur.
Hakkında İdari Soruşturma Yapılabilen Devlet Memurlarının Kapsamı
Disiplin soruşturmasına konu olan eylemi gerçekleştirdiği esnada devlet memuru statüsünde olan herkes için idari soruşturma yapılabilir. Bununla birlikte; sayılan kişilerin eylemi gerçekleştirdikten sonra emekliye ayrılması, istifa etmesi, başka bir sebeple memurluktan çekilmiş sayılması (Md. 94) veya başka bir sebeple devlet memurluğundan çıkarma cezası almış olması durumları dahi disiplin soruşturması yürütülmesine engel değildir.
Disiplin Soruşturmasında Yetkili Amir
Yürütülecek bir disiplin soruşturmasında yetkili amir, kurumların görev ve teşkilatlanma özellikleri dikkate alınarak kurumun özel yönetmeliklerinde tespit edilmekte ve bu hususta düzenleme öncesinde Devlet Personel Başkanlığı’ndan görüş alınmaktadır. Bu demektir ki, her kurumun disiplin amirini kurum kendisi belirlemektedir.
Disiplin Kurulu, dosyayı aldıktan sonra 30 gün içerisinde dosya ile ilgili görüşünü Disiplin Amirine bildirmektedir.
Disiplin Amirleri, uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmayı tamamladıktan sonra 15 gün içerisinde vermek zorundadır.
Amir kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren dosyalarda ise dosyayı kararı tayin etmeleri için yetkili disiplin kuruluna 15 gün içerisinde tevdi etmek (iletmek) zorundadır. Disiplin Kurulu da, dosyayı aldığı tarihten itibaren 30 gün içinde disiplin amirine ceza ile ilgili görüşünü bildirmek durumundadır.
Memurluktan çıkarma cezasında da disiplin amirlerince yapılan tahkikata ilişkin dosya, memurun bağlı bulunduğu Yüksek Disiplin Kurulu’na tevdiinden (iletilmesinden) itibaren 6 ay içerisinde karar bağlanmak durumundadır.

Disiplin Cezası Türleri Nelerdir?
Türk İdare Hukukunda memurlara uygulanan disiplin cezaları; uyarma, kınama, aylıktan kesme, yükselmeyi durdurma ve devlet memurluğundan geçici/sürekli uzaklaştırmadır. Uygulamada, memurların rotasyon süresi olmaksızın başka bir şehre ve başka bir birime atanmasının cezalandırma amacıyla uygulandığını, ancak sayılan hallerin idare hukuku bağlamında disiplin cezası olarak değerlendirilmediğini görmekteyiz.
Memurun Savunma Hakkı
Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği Md. 30 gereğince, “..memur hakkındaki iddialar, bu iddiaların dayandığı deliller, isnat edilen fiil veya hâllerin hukuki nitelendirmesi ve 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinde sayılan fiil veya hâllerden hangisinin kapsamına girdiği bent ve alt bent belirtilerek..” yedi günden az olmamak üzere memurdan savunma istenir. Başka bir deyişle, memura iddialar deliller ve fiilin hangi ceza kapsamına girdiği gibi yeterli bilgiler verilmeksizin ve yedi günden az süreyle savunma hakkı tanınamamaktadır. Yine ayrıca memura, verilen süre içerisinde yazılı veya sözlü savunma vermediği takdirde savunma hakkından vaz geçmiş sayılacağı da ihtar edilmelidir.
Memura savunma hakkının belirtilen usul ve esaslara uygun olarak verilmemiş olması, yahut hiç savunma hakkı tanınmamış olması, soruşturmayı ve cezalandırma işlemini ağır bir şekilde sakatlayacağı için, soruşturma sonrası verilecek cezanın iptaline dahi yol açabilmektedir.
Ayrıksı bir esas olarak, disiplin soruşturmasına konu fiili memurluktan çıkarma cezası ağırlığında olan memur, soruşturma evrakını inceleme, tanık dinletme, disiplin kurulu önünde vekili aracılığıyla savunma yapma gibi haklara da sahiptir. Bizce soruşturma evrakını inceleme hakkı savunma hakkının vazgeçilmez bir parçası da olduğundan, cezanın ağırlığı ne olursa olsun soruşturma geçiren her devlet memurunun sahip olması gereken temel bir savunma hakkıdır.
Alt Ceza Uygulanması Usulü
Disiplin soruşturmasını yürütme ve cezayı uygulamakla yetkili olan amir ve kurullar, cezalandırmada kullandıkları takdir yetkisi kapsamında, istisnai ve zorunlu bir uygulama da görmektedir. Şöyle ki; amir veya kurul soruşturmaya konu edilen memurun fiil öncesi sicil durumunu da cezalandırma evvelinde değerlendirmek ve memurun sicili temiz ise veyahut önceki hizmetlerinden ötürü başarı veya paye kazanmış ise cezalandırmada dikkate almak ve atılı fiile denk düşen cezalandırma hükmünün bir aşağısındaki cezaya hükmetmek durumundadır. Veya aynı şekilde, bir alt cezanın uygulanmasını engeller somut sicil durumu mevcutsa bunu da cezalandırma işlemi sırasında gerekçelendirmek durumunda olacaktır. Bu genel usule uymaksızın verilen cezalar iptale tabidir.
Leave A Comment