Awesome Image
Ceza Avukatı Orhan İzmir, Bilişim Avukatı
09Eyl

Ağır Ceza Davaları

İzmir ağır ceza davaları , ceza miktarı açısından en ağır suçların yargılanmasının yapıldığı mahkemedir. Kamusal hak ve hürriyetler açısından da ileriki hayatınızı da doğrudan etkileyecek bir kısım farklı yönde yaptırımları da hayatına sokabilecek bir yargılama türüdür.

Türk ceza kanununda ağır ceza mahkemesinin bakmakla görevli kıldığı suç tiplerini şu şekilde sınıflandırmıştır. Burada önemle belirtmemiz gereken husus ceza kanunumuz dışında özel kanunlar başka suçlara bakmakla görevli kılmadığı sürece aşağıda sıralayacağımız suçlara ağır ceza mahkemesi bakmaktadır. İşte en yaygın görülenlerden biri de *aşağıda* bahsedilen yağma/gasp suçudur.

Yağma (Gasp) Suçu Ceza Davası

Türk Ceza Kanunu’nda yağma suçu; kişiye karşı suçları düzenleyen “Mala karşı suçlar” başlıklı Özel Hükümlerin II. Kısmının 10. Bölümünde yer almaktadır. Bu maddeye göre yağma suçu, amacına göre taşınır malları yağma etme suçu ve senet yağmalama suçu olmak üzere iki türe ayrılmaktadır.

TCK 148/1’e göre, bir başkasını, yakınlarının canına, bedenine veya cinsel dokunulmazlığına saldıracağını veya malına büyük zarar vereceğini söyleyerek tehdit eden veya başka bir kişiyi zorlayan kişi, Direnmeden mala el koyan kişi, altı yıldan az, on yıldan az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılır.

Mağdurun kendisini veya başkalarını borçlandırabilecek veya mevcut belgeleri geçersiz kılacak belgeleri sağlamaya zorlanması veya tehdit edilmesi durumunda da aynı durum geçerli olacak ve bu belgeleri almayı reddedemeyecek, belgeleri imzalamayacak veya mevcut belgeleri imha etmeyecek veya bunların imhasına direnmeyecektir. Makalemizde taşınır malın yağması olarak da adlandırılan TCK 148/1 suçu incelenecektir.

Yağma suçu esasen hırsızlık suçuna epey benzemekteyse de farklı olarak, malın alınması veya verilmesi için malın zilyedi üzerinde cebir veya tehdit eylemlerinin gerçekleştirilmesini gerektirmektedir. Bu nedenle yağma suçu, cebir veya tehdit yoluyla işlenen hırsızlık olarak da tanımlanabilmektedir.

Yağma (Gasp) Suçu Nedir?

Korunan hukuki değer zilyetlik ve mülkiyet hakkıdır. Zilyetlik eşya üzerinde fiili hâkimiyet sağlarken mülkiyet hakkıyla bir arada bulunmayabilir. Malvarlığının yanında kişilerin özgürlüğü ve vücut dokunulmazlığı da korunmaktadır. Yağma suçu, cebir veya tehdit ile hırsızlık suçundan oluşan bileşik bir suçtur.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu da yağma suçunun bir kişinin malını cebir, şiddet veya tehdit kullanarak almak suretiyle oluştuğundan, unsurları itibariyle kişinin hem zilyetliğine hem de hürriyetine yönelik işlenen bir suç olduğunu belirtmektedir. (Yargıtay CGK 26.03.2002 tarih, 2002/1-94 E ve 2002/225 K sayılı kararı)

Yağma (Gasp) Suçunun Faili (Şüphelisi / Sanık)

Suçun faili herkes olabilir. Özel faillik niteliği aranan özgü suçlardan olmayıp, genel bir suçtur. Failin mağdurla yakınlık ilişkisi içerisinde olması cezasızlık veya indirim sebebi kabul edilmemektedir. Bu hususta ise detayları mutlaka avukatınızla konuşmalısınız.

Yağma Suçunda Şikayet, Zamanaşımı, Etkin Pişmanlık, Uzlaşma ve Görevli Mahkemesi

  • Şikayet Müddetti/Zamanı (Hak düşürücü süre)

Yağma suçu ve vaka takibi şikayete tabi olmayan ve resen takip edilmesi gereken suçlardır . Ek olarak, kişi bir hukuk ilişkisine dayalı bir talebi geri almak amacıyla güç veya kuvvet kullanırsa, kullanılan kuvvet veya tehdidin niteliği aşağıdakilerin uygulanmasına giriyorsa, TCK 106 veya 86’ya göre şikayete dayalı bir suç, suç şikayete konu olacaktır, aksi takdirde resen takip gerekli olacaktır.

  • Yağma Suçunda Zamanaşımı (müruruzaman)

Suçun işlendiği tarihten itibaren 15 yıl içinde soruşturma başlatılmaz veya sava açılmış ise dava sonuçlanmaz ise zamanaşımının dolması ile dava sona erecektir. Bunun dışında takibatın kesilmesi ve süre bakımından ayrıca hesaplamalar vardır ki bu detaylar hakkında mutlak surette, ceza hukuku ağırlıkta çalışan avukatınıza danışmanızda fayda vardır.

  • Yağma Suçunda Uzlaşma

Alacağın tahsili amacıyla işlenen yağma suçlarında tehdit ve kasten yaralama ilişkin hükümler uygulanacağından bu hallerde uzlaştırılabilme yapılması mümkün olacaktır. Bu hususta dahi mutlaka güncel mevzuatın yürürlük tarihi itibari ile olası uzlaşma maddelerini tetkik etmekte fayda vardır. CMK madde 253 tek başına irdeleme için detaylı bir destek sağlamayabilir.

Etkin pişmanlık, suçlunun işlediği suçtan dolayı pişmanlık duyması sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Kişi yaptığı hareketten pişmanlık duyar ve yapılan haksızlığı telafi etmeye çalışır.
Her suç tipi için etkin pişmanlık söz konusu olmamaktadır. Etkin pişmanlık hükümleri sadece Türk Ceza Kanununda belirtilenlere uygulanır.

Yağma suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilmektedir. Suçu işleyen müellif, mağdurun uğradığı zarar kısmen veya tamamen giderilmişse , geçerli hükümlerden yararlanarak cezalarından birini alabilir veya suçu birlikte işlediği kişilerin isimlerini ifşa ederse buna dair yargıçlık üzerinde indirim sebebi yapılabilir. Burada adli makamlara aydınlatıcı bilgi vermek ve de bu pişmanlığı etkin bir şekilde hissettirilmesi de mühimdir.

Yağma Suçunda Görevli Mahkeme Neresidir?

Yağma suçunun davasına bakmaya madde itibariyle görevli mahkeme, ağır ceza mahkemesidir.  Bu suç SSÇ yani kanuna göre çocuk sayılanlar tarafından icra edildiyse görevli mahkeme çocuk ağır ceza mahkemelerinde yapılmaktadır. Çocukların bu suçu yetişkinlerle birlikte işlemesi durumunda, davaların birlikte yürütülmesi zorunlu ise, genel mahkemeler birleştirme kararı verebilir ve birleştirilen davalar genel mahkemelerde görülmektedir. Birleştirme zorunlu değilse, çocuklarla yetişkinlerin soruşturma ve kovuşturması ayrı ayrı yürütülür.  Her suçlamada olduğu gibi yargılamaya konu eylem Terörle Mücadele Kanunu kapsamında ise o halde yargılamanın özel yargılama hükümleri de dikkate alınarak Ağır Ceza Mahkemesi görev alanında kalacaktır.

Yağma (Gasp) Suçunun Mağduru

Suçun mağduru malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur edilen kişidir. Özel mağdurluk sıfatı aranmaz ve herkes bu suçtan dolayı mağdur olabilir. Yağma suçunun oluşması için kullanılan cebir veya tehdidin mutlaka malın malikine yöneltilmesi gerekmez. Malı meşru olarak elinde bulunduran zilyet veya suçun işlendiği sırada malı koruyan kişilere karşı da yöneltilebilir. Ancak her ihtimalde tehdit veya cebrin yöneltildiği kişinin bunları hissetmesi gerekir.

Kişinin öldükten sonra malının alınması hırsızlık suçunu gündeme getirir. Ancak bunun için failin öldürme eylemini yağma suçunu işlemek için gerçekleştirmemesi gerekir. Eğer mağdur yağma suçu uğruna öldürülmüşse burada da yağma suçu oluşur ve fail ayrıca kasten öldürmenin nitelikli halinden sorumlu tutulur.  Mağdurun beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak özellikte olması cezayı ağırlaştıran nitelikli hal olarak öngörülmüştür.

Yağma (Gasp) Suçunun Konusu Nedir?

Suçun konusu taşınır mal olarak belirtilmiştir. Doktrindeki bazı yazarlarca senedin yağmasında taşınmaz malın da suça konu olabileceği belirtilmektedir. Ancak cebir ve tehditle teslim ettirme veya alma fiillerinin taşınmazlara karşı işlenmesinin mümkün olmadığını bu nedenle taşınmazlara karşı yağma suçunun işlenemeyeceğini kabul eden farklı bir görüş de bulunmaktadır.

Yağma (Gasp) Suçuna Teşebbüs Nasıl Olur?

Bir kişinin işlemek niyetinde olduğu suçu doğrudan işlemeye kalkışması, uygun önlemleri alması, ancak elinde olmayan sebeplerden dolayı bu suçu tamamlayamaması halinde teşebbüs meydana gelir. Davranışın suçun amacı ile belli bir yakınlık ve bağlantısı olması halinde suçun işlenmiş olduğu kabul edilir.

Yağma (gasp) suçu, başka bir sonuç doğurmaksızın malın alınmasıyla tamamlanır. Suç, mağdurun malının alınmasıyla, failin kontrol altına alınmasıyla sona erer. Yani suçun tamamlandığı an bile tamamlandığı andan farklılık gösterebilmektedir. Failin, malı kendi kontrolü altına almadan eylemini tamamlamaması halinde teşebbüs vardır. Ancak bu vazgeçme, acentenin iradesinin ürünü olmamalıdır. Yağma suçunda suçun tamamlanmış sayılması için faile para yatırma imkânı verilmesine gerek yoktur. Hırsızlık halinde suçun tamamlanabilmesi için eşyanın failin etki alanına girmesi gerekmektedir.

Yargıtay 6. CD, 13.10.2005 tarih, 11050 E – 8986 K sayılı teşebbüs kararı;

“Sanığın, olay gecesi saat 21.30 sıralarında yakınanın amcasının evine hırsızlık amacı ile girmiş evin içinden avluya eşyaları taşırken olay yerine gelen yakınana belinden çıkardığı satırı çekmiş ancak yakınan daha önce davranarak, satırı elinden alıp sanığı köy meydanına götürmesi yağma suçuna teşebbüsü oluşturur.”

Diğer ceza hukukuna dair kapsamlı veya özet yazılarımız için, yazılar bölümünden veya direkt buradan tıklayarak ulaşabilirsiniz. İzmir Yağma/Gasp Ceza Avukat

AVUKAT DESTEĞİ

Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.

Hafta içi: 09:00 – 19:00
Cumartesi: 10:00 – 18:00
Telefon: +90 532 282 25 23

Gizlilik

Gizlilik, bir avukatın ve hukuk büromuzun en önemli etik ilkelerinden biridir; 1136 sayılı Kanunda tanımlanan gizlilik ve ifşa etmeme ilkesini çok dikkatli ve hassas bir şekilde uygular. Ancak büromuz, müvekkillerinin bilgi, belge ve bilgilerini gizlilik ve bilgi sorumluluğu sınırları içinde gizli tutar ve hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda üçüncü kişi ve kurumlarla paylaşmaz

Leave A Comment